Birlik Sağlık-Sen’den Enflasyon Tepkisi: “TÜİK mi? Doğru Söylüyor, ENAG mı?”
Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Doğruyol, TÜİK’in yıllık enflasyonu yüzde 37,86 olarak duyurduğunu, buna karşılık Enflasyon Araştırma Grubu’nun (ENAG) yıllık enflasyon oranını yüzde 73,88 olarak hesapladığını belirterek “Kiminki doğru?” sorusunu yöneltti.
Doğruyol, yaptığı basın açıklamasında TÜİK’in verilerinin toplumun geniş kesimlerinin yaşadığı ekonomik gerçekleri yansıtmadığını savundu. Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“TÜİK’in enflasyon hesaplamalarıyla memur, emekli, işçi fakirleşmeye devam ediyor. Nisan ayı enflasyon hesaplamasında TÜİK, aylık bazda yüzde 3, yıllık bazda ise yüzde 37,86 oranını açıkladı. ENAG ise Nisan ayı enflasyonunu aylık yüzde 4,46, yıllık ise yüzde 73,88 olarak duyurdu. Aradaki bu büyük fark, inandırıcılığı sorgulatır hale getirmiştir.”
“Memurlar yoksul, emekliler aç”
TÜRK-İŞ’in verilerine de atıfta bulunan Doğruyol, dört kişilik bir ailenin açlık sınırının 24.035 TL, yoksulluk sınırının ise 78.292 TL olduğunu belirtti. Bu veriler ışığında memurların yoksulluk sınırının altında yaşadığını, emeklilerin ve asgari ücretlilerin ise açlık sınırının altında geçinmeye çalıştığını vurguladı.
Doğruyol, memur maaşlarının belirlendiği aralık ayında enflasyonun yüzde 1,03 olarak açıklandığını, ardından ocakta yüzde 5,30, şubatta yüzde 2,27, martta ise yüzde 2,46 olarak duyurulduğunu hatırlattı. Şubat ayında yapılan zamların mart ve nisan aylarında reel olarak kayba uğradığını söyleyen Doğruyol, sabit gelirlilerin alım gücünün hızla düştüğünü ifade etti.
“Gerçek enflasyon üzerinden maaş artışı yapılmalı”
Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı, açıklamasının devamında şu talepleri sıraladı:
Sabit ücretlilere (işçi, memur, emekli) acilen ek zam yapılmalı
Ücret artışları, her ay gerçek enflasyon oranlarında uygulanmalı
Memurların vergi dilimi yüzde 10 olarak sabitlenmeli
Doğruyol, yalnızca ekonomik göstergelerin değil, siyasi belirsizliklerin de enflasyonun artmasına neden olduğunu belirtti. “Reel enflasyon, yani düşük gelirli vatandaşların yaşadığı enflasyon oranı TÜİK’in açıkladığından çok daha yüksektir” diyerek açıklamasını tamamladı.
