EBSO BAŞKAN VEKLİ ÜRÜN: İZMİR İÇİN ENTEGRE SU GERİ KAZANIM SİSTEMİ GEREKLİ
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Nisan Ayı Meclis Toplantısı gerçekleştirildi. EBSO Nisan Ayı Meclisinde Üç Ana Gündem: Finansmana Erişim, Zirai Don ve Girdi Maliyetleri öne çıktı
EBSO Başkan Vekili Hakan Ürün: İzmir İçin Entegre Su Geri Kazanım Sistemi Gerekli”
EBSO Yönetim Kurulu Başkan Vekili Hakan Ürün’ün başkanlığında düzenlenen toplantıda; ekonomik gündemden çevresel meselelere, sanayi politikalarından su krizine kadar birçok konu masaya yatırıldı.
EBSO Nisan Ayı Meclisi’nde Geniş Katılım
Geçmiş dönem başkanlar, onur üyeleri, Yüksek İstişare Kurulu üyeleri, meclis üyeleri, Plastik Ambalaj Sanayi Meslek Komitesi üyeleri ve basın mensuplarının yoğun katılım gösterdiği toplantıya, EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ise TOBB’daki görevi nedeniyle katılamadı. Başkan Vekili Hakan Ürün, Yorgancılar’ın selamlarını ileterek toplantıyı yönetti.
Yeni Danışman Göreve Başladı
Toplantıda, EBSO’nun yeni Yönetim Danışmanı Şükran Nurlu da tanıtıldı. Çevre ve şehircilik alanında uzun yıllar kamu görevlerinde bulunan Nurlu’nun, çevreyle ilgili konularda üyelerin danışabileceği isim olacağı belirtildi.
Üç Ana Gündem: Finansmana Erişim, Zirai Don ve Girdi Maliyetleri
Başkan Vekili Hakan Ürün, son dönemde TOBB ev sahipliğinde gerçekleşen bölgesel istişare toplantılarına değinerek, burada öne çıkan üç temel sorun başlığını şu şekilde sıraladı:
1. Finansmana erişim zorlukları: Politika faizinin %49’a yükselmesinin ardından, ticari kredi faizlerinin işverene %75’e varan maliyetler doğurduğunu ifade eden Ürün, “Üretim adeta imkansız hale geliyor. Enflasyonla mücadele uzadıkça reel sektörün dayanıklılığı azalıyor,” dedi.
2. Zirai don felaketi: Ceviz, kiraz, üzüm, kayısı gibi ürünlerde büyük kayıplar yaşandığını belirten Ürün, “Çiftçimize geçmiş olsun. Gerekli desteklerin ivedilikle sağlanması gerekiyor,” açıklamasında bulundu.
3. Artan girdi maliyetleri: Özellikle emek yoğun sektörlerde rekabetçiliğin zayıfladığını söyleyen Ürün, bu sorunların daha yüksek sesle dile getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Su Sorunu Güvenlik Meselesi Haline Geldik |
Konuşmasının büyük bir bölümünü su krizine ayıran Ürün, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerine atıfla, su kaynaklarının artık bir “güvenlik meselesi” olduğunu belirtti. 2040 yılında Türkiye’nin yüksek su stresi seviyesine ulaşacağının öngörüldüğünü hatırlatarak, İzmir’deki mevcut baraj doluluk oranlarının alarm verdiğini söyledi:
BARAJLAR DA ALARM VERİYOR
Tahtalı Barajı doluluk oranı: 2024’te %31,2 → 2025’te %15,7
Gördes Barajı doluluk oranı: %13 → %5,6
Ayrıca İzmir’de su kayıp-kaçak oranının %28 olduğunu kaydeden Ürün, “İzmir’in kişi başına düşen yıllık kullanılabilir su miktarı 1000 m³ civarında, bu da su kıtlığı sınırı demektir,” dedi.
Alternatif Su Kaynaklarına Çağrı: “Avşa Başardı, Neden İzmir Başarmasın?”
Ürün, dünya genelindeki örnekleri de sunarak alternatif su kaynaklarına yönelmenin elzem olduğuna dikkat çekti. Singapur, Kaliforniya ve Hollanda gibi ülkelerde ileri arıtma teknolojileriyle suyun yeniden kullanıldığını vurguladı. Türkiye’deki en büyük örnek olan Avşa Adası Deniz Suyu Arıtma Tesisine işaret eden Ürün, İzmir için de benzer projelerin acilen planlanması gerektiğini belirtti.
İZSU tarafından planlanan Çeşme Deniz Suyu Arıtma Tesisinin önemine de değinen Ürün, bu projenin geciktiğini, gerçek kapasitesinin ancak 2040’ta karşılanabileceğini ifade etti.
“İzmir İçin Entegre Su Geri Kazanım Sistemi Gerekli”
Toplantıda son olarak, EBSO Çevre Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Nuri Azbar’ın önerdiği, hem atık suyu hem deniz suyunu kullanarak geri kazanım sağlayacak, ayrıca tuz geri kazanımı da yapacak entegre sistem projesi gündeme getirildi. Ürün, bu tür projelerin hayata geçirilmesi için üniversite ve sanayi iş birliğinin şart olduğunu vurguladı.
